2 Aralık 2014 Salı

Tabiat ve Bize Düşen

Tüm canlılar doğanın bir parçasıdır ve doğa tüm varlıkları bağrına basar. Doğa bizim en yakın dostumuzdur. İnsanlar doğanın bir parçası olan tarlaları eker, işler ve yiyecek elde eder. Ormanlardan, sulardan, dağlardan tüm canlılar faydalanır. Tabiat üzerinde açan çiçekler, büyüyen ormanlar, akarsular ile görsel bir şölen sunar ve göz zevkimize hitap eder.
Tabiatın cömert, büyük ve yıkılmaz olması sayesinde zengin, fakir, büyük, küçük demeden herkes tabiattan eşit şekilde yararlanır. Doğa bir çok canlıyı yaşatır ve havaya, güneşe, suya can katar. Ancak son zamanlarda teknolojinin gelişmesi ile doğa zarar görmektedir. Doğaya en büyük zararı veren ise insanlardır. İnsanların kurduğu fabrikalar, kullandığı eşyaların atıkları ve yaptığı işler nedeniyle doğal denge bozulmaktadır. Yine insanların neden olduğu hava kirliliği, küresel ısınmaya yol açmış ve buzullar erimiştir. Buzullar da birçok canlının yaşamı için önemlidir. Buzullar eridikçe doğal denge giderek bozulur ve besin zincirinde bazı problemler ortaya çıkar. İnsanlar doğayı koruyup sahip çıkmazsa doğa bize eskisi gibi cömert davranmayacaktır. Eğer doğa için geç kalınırsa ormanlar yok olacak, su kaynakları tükenecek ve bizi hayatta tutan bir doğa olmayacaktır. Bu nedenle doğayı korumak için bir an önce herkes üzerine düşeni yapmalıdır ve yanlışların önüne geçilmelidir. Yaşayacağımız tek bir dünya var ve ona sahip çıkmak hepimizin görevi.



Yeşili tüketip betonların arasında sanal dünyalarımızda yaşayalı beri bir yeşildir, ekodur, ekolojidir, ekosistemdir gidiyor. Hep beraber bu yeni akımın rüzgarındayız. Yok olma korkusu bürüdü hepimizi. Çevreci hareketler, çevreci yürüyüşler, yeşil barışçılar, yeşilin aslını arayanlar. Kısacası bizler. Bir şeylerin doğru gitmediğini fark edip aramaya çıkanlar, dengeyi yeniden yakalamanın tek gerçek olduğuna delice çekilerek değişimin neresinden başlanacağını bilemeyenler. Doğaya dönüş, Doğayı Koruma, Doğa İçin El Ele sloganları ile savrulanlar:

YEŞİL BİR DÜNYA İSTİYORUM

Betonların az, bahçelerin, parkların bol olduğu, Akaryakıt kullanımının az, oksijenin bol olduğu, Yakılan ağaçların olmadığı, dikilen ağaçların bol olduğu, Çevre dostu insanların olduğu bir dünya istiyorum. Mermilerin, bombaların uçmadığı, beyaz güvercinlerin uçtuğu, Yok olan dostlukların üzerine sevgi tomurcuklarının serpiştiği, Öldürülen Filistinli kardeşlerimin yerine, huzurun, insanlığın, kardeşliğin doğduğu, Doğadaki canlılar gibi kardeşçe yaşayacağımız bir dünya istiyorum. Bilgiden fakir olmayan, bilgili insanların çok olduğu, Okumaktan hakir, okumanın çok olduğu, Sevgiden uzak insanların yerine, sevgi saçan insanların olduğu, Sevgi çiçeklerinin olduğu bir dünya istiyorum. Tabiatı yok edenlerin yerine tabiat gönüllülerinin olduğu, Yok olan tabiatın yerine, yeşilin bol olduğu, Fidan sız toprağın yerine, fidanlar bol ekildiği, Yeşil bir dünya istiyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder